logo

adem

Evet küfür, mevcudatın kıymetini ıskat

ve manasızlıkla ittiham

bütün kâinata karşı bir tahkir

mevcudat âyinelerinde cilve-i esmayı inkâr

bütün esma-i İlahiyeye karşı bir tezyif

mevcudatın vahdaniyete olan şehadetlerini red

bütün mahlukata karşı bir tekzib

istidad-ı insanîyi ifsad

bir zulm-ü azîm

umum mahlukatın ve bütün esma-i İlahiyenin hukukuna bir tecavüz

Sözler – 82

ebedi firaklar, itikadsızlık, zulmetler, karanlıklar S.145

168 : küfür, dalalet, tuğyan, masiyet, inkar, red, terk

188 : lakaytlık, göz kapamak, cahilane hükümsüzlük, gaflet, dalalet, safsata, inad, mugalata, mukabere, iğfal, görenek

217 : afaki malumat, zahirperestlik, akl-ı dünyevi

305 : imtina derecesine çıkan bir suubet

320 : tahrip, şer, nefs, infial

246 : fena

364 : kesrete dalıp kainat içinde boğulmak

dünyanın muhebbetiyle sersem olmak

fanilerin tebessümüne aldanmak

400 : başıboşluk, vazifesizlik

461 : firaklar

462 : i’dam, vazifesilizk, abes, firak, fanilik, mahv, fena

465 : küfür, isyan, seyyie

472 : * maasi, mesaib, nekais, tevekkuf, sukunet, atalet, istirahat, yeknesaklık

478 : * (nefsin )Vücudunda adem, ademinde vücudu vardır. Yani kendini bilse, vücud verse; kâinat kadar bir zulümat-ı adem içindedir. Yani vücud-u şahsîsine güvenip Mûcid-i Hakikî’den gaflet etse; yıldız böceği gibi bir şahsî ziya-yı vücudu, nihayetsiz zulümat-ı adem ve firaklar içinde bulunur, boğulur. Fakat enaniyeti bırakıp, bizzât nefsi hiç olduğunu ve Mûcid-i Hakikî’nin bir âyine-i tecellisi bulunduğunu gördüğü vakit, bütün mevcudatı ve nihayetsiz bir vücudu kazanır. Zira bütün mevcudat, esmasının cilvelerine mazhar olan Zât-ı Vâcib-ül Vücud’u bulan, herşeyi bulur.

507 : *hayat olmazsa vücud vücud değildir, ademden farkı olmaz. Hayat, ruhun ziyasıdır. Şuur, hayatın nurudur.

Leave a reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir