logo

cennetine yaklaş

  • Öyle güzeller var ki, güzellikten cok problemleri var, ve öyle varlikli insanlar var ki, zenginlikleri dertlerinin yaninda bir hic. Rabbim güzel ahlak, iman ve güzel bir ölüm nasip etsin hepimize.
  • Güzel huy, güzel suretten daha güzel bir güzellik.
  • Neye inanirsan onu yasarsin, bu kadar basit.
  • nimetler öyle yaratilmislar ki hem göz hem el bakmaktan ve dokunmaktan zevk aliyor, kimisinde koklamaktan da ve kimisi yemekten de ve kimisi akla ve kalbede zevk veriyor ve kimisi ruhu oksuyor… Oy Rabbim ne hos … bir tanecik seyle bütün duygularimiza hitap ediyor, o duygulari veren o duygularin gidasini da veriyor, …
  • pismemis bir yemek yenilmeyecegi ve demlenmemis cay icilmeyecegi olgunlasmamis meyve yenilmeyecegi ve de ikram edilmeyecegi gibi ben de sana sacma, yapmacik olacak kalbimin ve ruhumun tezgahindan gecmemis sözleri kendime layik görmedigimden yazmayip bekliyorum.
  • sen kendini anlamadikca kimse seni anlamayacak ve sen kendini anladiginda kimselerin ehemmiyeti kalmayacak… Yani sen anlasilmadigini zannederken aslinda sen kendini anlamiyorsun ve anlamak istemiyorsun, yani sen yalniz oldugunu zannederken aslinda yalnizligin kendinden uzak oldugundan kaynaklaniyor, aslinda sen baskasini degil kendini ariyorsun, aslinda senin baskasina degil kendine ihtiyacin var, öyleyse neden kendimizden kaciyoruz, seni cok özleyen kendinden neden hala uzaklasmaya calisiyorsun… Çok secenekleri eleyerek geldigin bugün de “baskasi” secenegini de çiz ve  aklindan cikar ki nihayetinde dogru secenek kalacaktir… Çözüm hep iceridedir, disarisi zannettigimiz sadece bizim yansimamiz, öyleyse cözümü yine iceride bulacaksin. Seni kendinden uzaklastiracak bir baskasi senin kendine özlem ve acilarini daha cok artirmaktan baska birsey yapmayacak, sen, seni cok sevenin …
  • aclik hissini bana veripte mide gibi en kücük seyden en büyük seylere kadar benim ihtiyacimi bilen, duyan ve hemen imdadima yetisen ve en güzel sekilde riziklandiran ve o riziktan müthis lezzet veren ve o lezzete sükrettiren ve hatta sükretme lezzeti bile veren ve de bu güzel hisleri güzel sekilde paylasmayi nasip eden ve paylasacak bir güzel dostu bana veren Rabbime sükürler olsun …
  • kalp sevmek ister ve sever de ve sevme de diyemezsin ve denilmez de, bu güzel birsey cünkü kalbin gidasi bu, ve hayatin anlami bu, hayatin tadi da bu, bu sevgi dogru oldugu sürece Allah icin oldugu sürece hep lezzet verecektir kalbe, sevmek hafiflik ve huzur veriyor. Ama sarti belirttigim gibi Allah icin olacak. Degilse lezzet iken aci olur, huzur iken diken olur, hafiflik iken agir yük olur. Iste böyle olmamasini istedigimiz icin bu fitri sevgiyi dogru yola koymak zorundayiz ki kimse zarar görmesin. Dogru yol ise Allah adina sevmek demek olan bu sevginin icine hicbir nefsaniyet ve vesvese karistirmadan yada bunlardan temizleyerek herhangi bir dünyevi sebep olmaksizin sevmektir. Dogru sevginin göstergesi ise, dünyevi yada uhrevi herhangi bir beklentide olmamak, sevdigin kisiyi oldugu gibi sevmek ve  kusurlarini görmeksizin degil bilakis kusurlariyla birlikte sevmek, hatta sevdigini bir meziyetine binaen sevmemek, ona dua etmek, Allahin emrettiginin disina cikmamak ve birbirinin ahiretini düsünmek ve yardimci olmak, sahiplenmek kiskanclik su-i zan gibi seylerin asla olmamasi ve onun ne gecmisini ne de gelecegini düsünmeden sevmek olarak anliyor ve ancak bu kadar ifade edebiliyorum, yani sadece ve sirf Allah icin sevmek… Iste bu oldu mu ona seytan müdahele edemez ve böyle bir sevgi icin asla üzüntü korku endise aci agirlik yoktur, elemsiz ve kedersiz, lezzet ve sürurla dolu hakiki bir sevgiyi o zaman buluruz …
  • iste bu yüzden kendine ihtiyacin oldugunu vurguluyorum, kendine alismalisin, kendine alismak demek yalnizliga alismak demek degil, sende ki sevmek hissini sana verene, mutlulugu sana verene, cenneti sana vaad edene, ebediyet duygusunu sana verene, “sigmadim kainata sigdim kulumun kalbine” diyene, bugüne kadar seni koruyana ve rizik verene, seni cok sevene dost olmak demek. Öyle bir dost ki her an sesini isitir her an sana cevap verir her an seni görür senin yardimina yetisir, seni senden daha iyi bilir, kalbinin en sirli hislerini anlayabilir bir dost. Bizim aradigimiz dost tamda bu oldugu icin baska hicbirsey ve hicbir kimse bizi mutlu ve tatmin edemeyecegini basta kendi tecrübelerimiz olmak üzere milyonlar örnek bunu gösteriyor.
  • Allah icin yapilan islerin neticesi ne olursa olsun üzülmek olmaz, hüzün olur o ayri. Allah icin oldugunun göstergesi ise Vesvese ve evhama uymamaktir ki üzüntüyü bu ikisi dogurur. Yani üzülmek varsa vesvese ve evham var demektir ki nefs ve seytan araya girmis demektir cünkü evhamlar (zannetmeler, yoku var zannetme) nefsten gelir ve vesveseler (vari yok zannetme) seytandan gelir, bunlara gecit vermedigimiz sürece üzüntü ve keder olmaz ins, bu herseyde böyle. Ve hatirla ki “dogru düsünmüyorsaniz kendinizi iyi hissedemezsiniz, kendinizi iyi hissetmiyorsaniz dogru düsünmüyorsunuz” der hasan abi. kendimi iyi hissediyorum ve keder yok, demekki dogru düsünüyorum ins. O zaman endiseye gerek yok.
  • O zaman ona sor ne yapman gerektigini, Kur’ana sor, kalbine sor… ama asla dünyaya ve dunyevilere ve nefsine sorma, cünkü onlar susuzlugunu tuzlu suyla gidermeye calisirlar.
  • Dua et samimi, gerisi gelir. Emin ol Allah sana ne yapman gerektigini söyleyecek.
  • Ve nolur kendin icin birseyler yapsan? kendine deger ver ne olur, senin kimseye ihtiyacin yok, senin sadece kendine ihtiyacin var. kendine yaklasman lazim, herseyin sacma oldugunu anlayarak bunun en zor adimini atmissin zaten, birkac adim daha at kendine, ah bi doğru insanların gözüyle bir bakabilsem kendime… ne güzel iste, yeterince baskalarindan uzaklastin, biraz daha yaklas kendine, kendi degerine, degerlerine, kendi yaratilisina, kendi özüne, kendi kalbine, kendi ruhuna yaklas. Duaya yaklas, rabbine yaklas, ebedi olana yaklas, kendi cennetine yaklasmis olacaksin. Yaklas ne olur…
  • hosuna gittigi icin hizli yiyor, her iki durumda da yemegin lezzetinden dolayi hizli yada yavas yemek var demekki mesele tadini almakla ilgili degil. Hizli yiyen edepsizliginden ve nefsi hesabina yediginden ve sükürsuzlugünden hizli yiyor bence. Amma yavas yiyen nimete hürmetinden ve sukrunden ve edebinden ve iradesinden ve O nimeti vereni tanircasina yediginden olsa gerek yavas yiyor.

Leave a reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir