logo

Monthly Archives: Şubat 2016

29 Şub 2016
29 Şub 2016

sersem ve geveze felsefe

Şimdi bak, şu sersem ve geveze felsefe ne der? Bak diyor ki: “Güneş, bir kitle-i azîme-i mayia-i nariyedir. Ondan fırlamış olan seyyaratı etrafında döndürüp, cesameti bu kadar, mahiyeti böyledir şöyledir.” Mûhiş bir dehşetten, müdhiş bir hayretten başka ruha bir kemal-i ilmî vermiyor, bahs-i Kur’an gibi etmiyor. Buna kıyasen bâtınen kof, zahiren mutantan felsefî mes’elelerin ne kıymette olduğunu anlarsın. Onun şaşaa-i surîsine aldanıp, Kur’anın gayet mu’ciznüma beyanına karşı hürmetsizlik etme!.. Mektubat – 206   O vakit herşeyden evvel, eskiden beri tahsil […]

28 Şub 2016

düşük gezegenler ve potansiyelleri

insan, bütün zîhayat âlemi içinde nazik, nazenin, nazdar bir çocuk hükmündedir. Rahmânü’r-Rahîmin dergâhında, ya zaaf ve acziyle ağlamak veya fakr ve ihtiyacıyla dua etmek gerektir. Tâ ki, makàsıdı ona musahhar olsun veya teshirin şükrünü eda etsin. Sözler, Bediüzzaman Said Nursi Astroloji haritası incelenirken en önce dikkat ettiğimiz hususlardan biri en güçlü gezegenin tespiti olup haritada hüküm süren en etkili gücü tespit etmektir. Bunu yaparken düşük gezegenler belkide ilk etapta eksi puan verip gözden düşürdüğümüz etkisiz gezegenler sınıfına girmekle en problemli ve sorun teşkil eden durumlar olarak da yorumlarız. Ancak sahasında etkili kişilerin ve kuruluşların haritası incelendiğinde […]

27 Şub 2016

vakf-ı hayat

Biz öyle bir hakikata hayatımızı vakfetmişiz ki, güneşten daha parlak ve Cennet gibi güzel ve saadet-i ebediye gibi şirindir. ~RN-Şualar/312~ bütün vaktimi ve hayatımı, hakaik-i imaniye ve Kur’aniyeye hasr ve vakfetmişim. ~RN-Şualar/472~ Gaye-i hayal olmazsa, enaniyet kuvvetleşir Bir gaye-i hayal olmazsa, yahut nisyan basarsa, ya tenasi edilse; elbette zihinler enelere dönerler, Etrafında gezerler. Ene kuvvetleşiyor, bazan sinirleniyor. Delinmez, tâ “nahnü” olsun. Enesini sevenler, başkaları sevmezler. ~RN-Sözler/708~ Hayat bir faaliyet ve harekettir. Şevk ise matiyyesidir. İşte himmetiniz şevke binip mübareze-i hayat […]

27 Şub 2016
27 Şub 2016
27 Şub 2016

kötülüğün gizlenmesi

فَمَنْ ثَقُلَتْ مَوَازٖينُهُ فَاُولٰئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ وَمَنْ خَفَّتْ مَوَازٖينُهُ فَاُولٰئِكَ الَّذٖينَ خَسِرُوا اَنْفُسَهُمْ فٖى جَهَنَّمَ خَالِدُونَ Artık kimin tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. Kimlerin de tartıları hafif gelirse, işte onlar da kendilerini ziyana uğratanların ta kendileridir. Onlar cehennemde ebedî kalacaklardır. Kurandan araştırmama göre ölçüye alınan tartılan şey hep iyilikler, sevaplar. hiç demiyor ki “kötülüğü ağır gelen …” hatta Karia süresinde ne iyilik ne de kötülük zikredip “kimin tartısı ağır gelirse” anlamında ayet geçiyor ve ardındaki ayette […]

27 Şub 2016

şahs-ı manevi kanunları

Birincisi Asrımızın üç dehşetli kumandanının temsil ettiği dehşetli akımların karşısında durarak üç dehşetli kelimelere karşı olmak ve üç dehşetli sualin anahtarını keşfetmek ve üç büyük cemaati azimeye taraftar olarak bu cihetle dostunu düşmanını bilerek risale i nuru Tenkid etmemek İkincisi Dünya oyunları için vazife adına kilitlenen kapıları kırmamak, Risale-i Nur’un safiyetine ilişmemek ve tahrife medar şeyler yapmamak. Üçüncüsü Harici hadisati merak etmemek ve sormamak, bu tarz nesriyattan uzak durmak Eûzü billahi mineşşeytani vessiyase” deyip siyasetten bütün kuvvetiyle kaçmak işkencede sıkıntılar […]

27 Şub 2016

Galat-ı his

 ÜÇÜNCÜ NOTA: Ey gafil Nefsim ! Bil ki: Galat-ı his nev’inden gayet muvakkat dünyayı lâyemut ve daimî görüyorsun. Etrafına ve dünyaya baktığın zaman bir derece sabit ve müstemir gördüğünden, fâni nefsini de o nazar ile sabit telakki ettiğinden, yalnız kıyametin kopacağından dehşet alıyorsun. Lem’alar ( 114 ) Bindiğim tren duruyordu oysa ben hareket ediyor zannediyordum ta ki yanımızdan geçen bir başka trenin son vagonu da gözden kaybolasıya kadar. Bir anda şok oldum ve boşluğa düştüm. Hareket hissine öyle kaptırmışım ki […]

27 Şub 2016

yıldızlar ve insan

Ve o ordunun efradından bir yıldız olan güneşimizin seyyarelerinde ve zeminimizdeki vazifelerinin delalet ve ihtarıyla, güneşin sair arkadaşları olan yıldızların bir kısmı âhiret âlemlerine bakarlar ve vazifesiz değiller; belki bâki olan âlemlerin güneşleridirler. Asa-yı Musa ( 197 ) Bir kısım yıldızlar için ahiret alemlerine baktığı ve baki olan alemlerin güneşleri olduğu ifade ediliyor. Fesubhanallah! Doğrusu nasıl anlayacağımı bilemedim ama aklıma gelen ilk mana şu ki : İnsan bu KAİNATIN bir misal-i musağğarı olduğuna göre insandaki herşey de kainatta var demektir. […]